ALPER CANIGÜZ- KAN VE GÜL


1. Kısım: DÜŞÜNCELER 
Merhaba
Bugün sizlerle son zamanlarda severek okuduğum, yazısına ve zekasına hayran olduğum Alper Canıgüz'ün romanı olan Kan ve Gül'ü inceleyeceğiz. Kitap dışarıdan bakınca sizde onu alacak içgüdü yaratacak  bir renge sahip. Kitaplığımıza renk katacağı kesin😄. Kitabımız 212 sayfadan oluşmakla beraber harika betimlemeleriyle akıp gidiyor. Kitabı okumalı mıyım ? diye sorularınız varsa soruyu sormadan gidin kitabı alın derim. Şimdi kitaba geçelim bro.

2. Kısım: KİTAP BİZE NE DİYOR (SPOİLER İÇERİYORR !!!) 
Kitaptaki başkahramanımız Aziz. Bizim bu Aziz 40'larında bir beyefendi. Elinizden öper bir kızı var adı Zeynep. Zeynep'in okulunda bir gösteri var. Babasına gösteriye gelmesini söylüyor ve üzerine de güzel bir takım elbise giymesini istiyor. Uzun zamandır takım elbise giymeyen Aziz kurutemizlemeciye takımı temizletmeye götürüyor. Dönüş yolunda hem üniversiteden hem de tiyatrodan arkadaşı olan Fulya' ya rastlıyor. Fulyayla bir barda sohbet ediyorlar.Sohbet sırasında tiyatro konusu açılıyor. Fulya Abdül adında birinden bahsediyor ama bizim esas oğlan tanımıyor bunu. Azizciğimi çağıran olmamış çünkü.  Abdül öldürülmüş, bir cinayete kurban gitmiş. Neyse cart curt bunlar biraz daha konuşup kalkıyorlar. Azizin eski eşi var Nergis. Bunlar ayrılmış ama bizim Aziz hala ayrılık acısı çekmekte. Aziz ve Nergis kızlarının gösterisi olduğu alana gidiyor baya da kalabalık var. Sonra ne olsa şaşırırsın, orada bir yangın çıkıyor. Nergis kapıya koşuyor kızı çıkarsa göreyim diye Aziz soyunma kabinine gidiyor. Zeynep'i ararken sen gel tahta Azizin kafaya düş. İşte olaylar başlıyor. Başoğlan ayıldığında kendini 20 yıl öncesinde gençlik yıllarında buluveriyor bir anda. Başlarda alışması zor gelse de bir zaman sonra buna da alışıyor. Falan filan burları da okuyun artık yaz yaz yoruldum valla az hızlanacam. Aziz Abdül'ü ölmeden önce kurtarma planları yapıyor. Bir de eski arkadaşı olan Yaman'ın trafik kazasını engellemek için onun annesini arıyor ve Yaman'ın kesinlikle emniyet kemeri takması konusunda uyarıyor. Esasoğlan birsürü olaylar olaylar yaşadıktan sınra  Abdül'ü kurtrma gününe geliyor. Abdülün evine gidiyor yerde ne olsa iyi ? Ceset değil mi ? Evet ceset ama abdülün cesedi değil kendinin 20 yıl sonra ki aslında geldiği yerde ki hali. Future Aziz , Past Azize bıçağı saplıyor. Azizciğim baygın yine. Uyanıyor hhooooop gençlik gitmiş yine yaşlılık gelmiş. Kızı ,annesi falan hastane de bunun başında bekliyorlar. Diyor noluyor arkadaş benim gördüğüm, geçmişe gittiğim o yıllar bir travmanın eseri miydi ? Daha sonrasında Fulyayı arkadaşlarını falan arıyor. Geçmişe gittiğine dair kanıt bulmak için . Ancak onlar öyle anılarının olmadığını söylüyor. Neyse zaman geçiyor bir gün bir film setinde eskiden trafik kazası geçirdiğini bildiği arkadaşı Yaman'ı görüyor. Yaman sapasağlam maşallah. Sonra Yaman anlatıyor işte annesine bir aksakallı dede rüyasında oğlunun kemer takmasını söylemiş. Yaman takmış ve ölmemiş. Bu geçmişte bir şeyler değiştirdiği anlamına geliyordu yoksa farklı 3. bir zaman dilimine mi geçti orası muamma. Gelgelim Abdül olayına. Kitabın sonuna, Nergis ve Aziz'in konuşmalarıyla varıyoruz. Aziz yaşadığı olaylar neticesinde-ki bu olayları kitaptan tek tek okumanızı öneririm- katilin Nergis olduğu kanısına varıyor. Nergis itiraf ediyor. ABDÜLÜ BEN ÖLDÜRDÜM.

3.Kısım: SONUÇ 
Şimdi bu kitap öyle bir kitaptı ki yazar size ipucu bulduruyor ve cinayeti Aziz'le beraber sen de çözüyorsun. Etkileyici betimlemelerle akıcılığını koruyan ve sade diliyle akılda kalıcı olan bu roman kitaplıkta bir yeri hak ediyor. Teşekkür ederim 😊

Yorumlar

Popüler Yayınlar